Hey sen sırtında gitarıyla gezen kız Onu çalamadığını hepimiz biliyoruz Rol kesme bize Sen sivri burun ayakkabılı delikanlı Kapat gömleğinin düğmelerini Geçen seni kavgada görmüşler Onda dokuzun aşkıyla nefesin açılmış Tıraş olurken jileti kayan genç Git tam kes şu sakalını Üstüne de pantolon giy Unutma sen Anadolu çocuğusun Sarıda kornaya basan şoför Dua et yeşil…

Belli değildir Yaşam, ölüm, gelecek Belirsizlik belirir ufukta Ne olacağı bilinmez Yaşam, ölüm, gelecek Günler hep aynıdır, fotokopi suretinde Amacınız yoktur, canınız sıkılır Ve belli değildir Yaşam, ölüm, gelecek Bir an aklınız bulanır Aslında bellidir ama belli değildir Yaşam, ölüm, gelecek Bir an Allah’ım 10 yıl sonrasından bir saniye görebilsem dersiniz İmkansızın imkanını istersiniz ama…

“Sıladaki tüm annelere” Can sensin canan sensin Herkesten öte yanan sensin Kanmadığı halde kanan sensin Aldatmayan yar sensin Başımı sınırına koyduğumda rahat uyuduğum diyar sensin Bülbül sensin gül sensin Yandıktan sonra yanan kül sensin Allah’ın lütfettiği nihan sensin Nisanın aşkına mihman sensin Ağladımsa sensin Güldümse sensin Can dedimse sensin Yar dedimse sensin Sen sensin Çünkü…

Düşünce uçurumdan düşünce Gülmek kalır sana bana Zaman turbo moduna girer Hayat su gibi, sel gibi akar Sen gülersin, âlem güler Güneş çıkmıştır, sen mutlusun Dertler perte çıkmıştır Sen mutlu, herkes mutlu Hiç giryan yoktur Gözlerin parlar, bulutlar saklanır Âlem sensindir Gece bile daha parlak Sen gülersin, ay görünür Ay bile mutlu, dolunay modunda Mutlu…

Sevdiğim şarkıyı dinlemek için uzattığım yollar gibisin Varlığını hayatın güzel şarkılarına borçlusun En moda ayakkabılar gibisin Varlığını özentime borçlusun En önlenmez şehvetler gibisin Varlığını aczime borçlusun En gereksiz yalanlar gibisin Varlığını alışkanlıklarıma borçlusun Son anda özgürlüğü bulmuş kuşlar gibisin Varlığını bırakabilme kudretime borçlusun Hayali eksik edebiyat öğretmenleri gibisin Varlığını benim hayallerime borçlusun Sen aslında bir…

Yak bir sigara Çek uzun uzuuuun hiç bitmeyecekmiş gibi Dumanı gri gözyaşlarına karışsın, soranlara: “gözüme duman kaçtı” dersin Hıçkır! Utanma dök kalbini gözünden, soranlara “Gönlüme de duman kaçtı” dersin Ağla günlerce, günlerce çek dert ortağını, soranlara: Sahi soran da yoktu değil mi? Yak bir sigara Her çekişte bir gününü hatırla Ufuk penceresinden gör eski aşklarını…

Canım sıkkın Yine dilimde bir intihar türküsü Mısralardan medet umuyorum Kurtarın beni mısralar Nafile! Mısralar bugün benden daha ümitsiz Canım sıkkın Ellerim yine sakalımda Dünyanın gamını çekip alıyormuşum gibi Koparıyorum her birini tek tek Canım sıkkın Gözlerim kitaplıkta Yok bugün kitaplar da soğuk Onlar benden daha sıkkın Merhem olacak takatleri kalmamış Canım sıkkın Kafam hayallerde…

İyi ki bilmiyor kalabalıklar yağmurda yalnız yürümeyi Yürürken her bir darbeyle yaşama tutunmayı İyi ki bilmiyor kalabalıklar yağmurda telaşlı kalabalığı izlemeyi Herkes kurşun sağanağından kaçarken sakin kalabilmenin tadını Ve iyi ki bilmiyorlar yağmurun yağmurla dansının ritmini İyi ki bilmiyorlar cam arkasından bitevi damlaların ahengini izlemeyi Yağmurun tadını alamadılar hiç Yağmur altında saatlerce yürüyüp, yorgan altında…

Şişşş Sessiz ol Sessizliğin sesini dinle Doğanın tınısına kulak ver Kapat televizyonu, buzdolabını, bilgisayarı Bugün sadece sessizlik var Onun ahengi, onun sesi var Su sesi Şişşşş dinle sadece Kirpiklerin değmesin birbirine Telefonunu sessize alma kapat direk, titremesin hayallerin gibi Kim gıcırdatıyor kapıyı, kesin şunu Bugün ben varım, bir de sessizlik Şu güm güm eden de…

Günün yorgunluğuna yenik düşmüş vücudum arıyor uykuyu Beynimin içinde mücahit ordular çarpışıyor Savaşın galibi yok, mağlubu benim, mağlubu beynim Padişah-ı vücut uyumamak için ferman salmış Bir vakit beynim boşalıyor Sabah mı oldu, nerede nurullah? Hayır sadece dakikaları çürütmüş beynim Gece her zaman ki gibi gitmemeye yeminli Karanlık bütün ağırlığıyla çökmüş vücuduma Uyuyamıyorum Zamanın anlamsızlaştığı anda…